Etkili Çalışan İletişiminin Temel Teknikleri

Etkili Çalışan İletişiminin Temel Teknikleri
Yazan
Daria Olieshko
Yayın tarihi
26 Tem 2022
Okuma süresi
8 - 10 dakikalık okuma

İşveren ve çalışanlar arasındaki ilişkiler, herhangi bir organizasyonda bir mikro iklim oluşturmanın temelidir. Pek çok CEO, etkili çalışan iletişiminin ilkelerini öğrenmez ve içgüdüsel olarak etkili iletişim becerilerine sahip olduklarını düşünür. Unutmamalıyız ki sürekli değişen ve dinamik zamanlarda yaşıyoruz. Modern iş piyasası, çeşitli mesleklerin kendine güvenen ve rekabetçi temsilcileriyle dolu. Geçmişte çalışanlardan haksız yere saldırganlık, önyargı, ceza ve azarları sessizce kabul etmeleri beklenirdi. Günümüzde ise en kalifiye olmayan işçiler bile kendilerine saygı duyar ve iş piyasasında istenmeyen biri olma korkusu olmadan aniden iş değiştirirler. Deneyimli birçok işveren, kalifiye, dürüst ve sadık çalışanlar bulmanın ne kadar zor olduğunu bilir. Bu yüzden iyi ayarlanmış örgütsel iletişim herhangi bir şirkette önemli bir rol oynar. Bir işin saat gibi çalışması için hem çalışanlar hem de işverenlerin uzlaşması, söylenen ve duyulan her kelimeyi tartması ve belli bir seviyede nezaketlerini koruması gerekir. Gelin, çalışanlarla iletişim kurmanın uygun yollarını ve ekibinizi şimdiye kadar yönettiğiniz en etkili iş gücü haline getirmek için alınması gereken önlemleri inceleyelim.

En yaygın kullanılan iç iletişim teknikleri

Bir şirketin başında olmak en kolay iş değildir. Finansal sorumluluk ve çalışanlar sizin sorumluluk alanınızdır. Bir üst düzey şirket yöneticisinin akıllı, esnek olması, sürekli kararlarını tartması ve yetki devretmenin doğru yollarını bilmesi gerekmektedir. Gereken bilgileri ve gerekli becerileri edinebileceğiniz çok sayıda ekip yönetimi semineri, web semineri ve eğitim bulunmaktadır. Kendine saygısı olan her işveren, personel alımı ve yönetimindeki en yeni trendleri takip edebilmek için bu seminerlerden en az birine katılmalıdır. Ayrıca kendi çalışan yönetimi stiliniz üzerinde çalışmalısınız.

Genelde çeşitli profesyonel eğitim seminerlerinde tartışılan birkaç iç iletişim tekniği bulunmaktadır:

  • Otoriter. Tüm önemli kararlar yalnızca işveren tarafından alınır. Tüm görevlerin yerine getirilmesi üzerinde katı sistematik kontrol uygular. Bu yönetim altında, tüm girişimler ve bireysellik ciddi şekilde bastırılır.

  • Anarşistik. İşveren, şirketin günlük işlerinden ve çalışanların işinden mümkün olduğunca uzak durmaya çalışır, işlerin tamamen serbest bırakıldığı ve sonuçlar için tüm sorumluluktan vazgeçildiği bir ortam yaratır.

  • Demokratik. Bir işveren, karar alma sürecinde çalışanların rolünü artırmayı hedefler, onlara kendi görüşlerini dile getirme ve ikincil öneme sahip kararları bağımsız olarak verme fırsatı tanır. Buna ek olarak, tüm yeni çözümler, kolektif hedefler ve şirket amaçları düzenli olarak tartışılır ve her çalışan oy kullanma hakkına sahiptir.

Bunun yanı sıra işverenler, çalışan yönetiminde ortak yaratıcılığı kullanabilir. Bu tarzın özü, çalışanlar ve işverenin birleşik çabalarıyla pozitif sonuçlar, belirlenmiş hedefler ve görevler elde etmekte yatmaktadır.

Bu yöntemlerin her biri kendi içinde iyi ve belirli durumlarda uygundur. Otoriter yaklaşım, sürekli kontrol sayesinde nispeten tatmin edici sonuçlar verir, ancak yalnızca kritik durumlarda kullanılabilir. Demokratik yöntem, şirket lideri son derece zeki ve iyi bir yönetim becerisine sahip olduğunda uygulanabilir. Bu olmadan, demokratik iç iletişim tekniğinden iyi bir sonuç elde etmek neredeyse imkansızdır.

Deneyimli bir şirket sahibi belli bir derecede öngörüye sahip olmalıdır. En başta, tüm ekip üyelerinin davranışlarını ve karakter özelliklerini analiz etmeli, tüm çalışanların potansiyelini belirlemeli, çeşitli durumların ortaya çıkma olasılığını öngörmelidir. Bu faktörlerin tamamı, doğru örgütsel iletişim stilini ararken dikkate alınmalıdır.

Geri bildirim, çalışanlarla iletişimde değerli bir beceridir

Doğru geri bildirim sağlama becerisi, şirketteki liderlerin etkili çalışan iletişiminde gerekli olan en önemli iletişim becerilerinden biri olarak kabul edilmektedir ve bu durum uzun süredir devam etmektedir. Genç ve deneyimli CEO'lar bile çalışanlarla konuşmayı, herhangi bir yanlış anlaşılmayı düzeltmeyi, övgü veya geliştirilmesi gereken noktaları işaret etmeyi, yetkiyi doğru bir şekilde devretmeyi, çeşitli görevler hakkında tavsiyelerde bulunmayı bilmelidir. Çalışanlarla iletişim kurmak, CEO için sorun olmamalıdır. Bir şirketin başı, en uyumsuz ve kaprisli çalışanlarla bile iletişim kurabilmelidir, çünkü doğru geri bildirim, karşılıklı yarar sağlayan iletişimin köşe taşıdır. İlk başta, sorun yaşadığınız bir çalışanı görüşmeye çağırmak en kolay şey gibi görünebilir. Ancak, hiç de kolay değildir. Dünyanın dört bir yanındaki yüzlerce şirket tarafından gerçekleştirilen psikolojik ve sosyolojik araştırmaların çoğu, geri bildirimin çalışan-işveren ilişkilerinin en sorunlu parçası olduğunu göstermiştir. Çoğu çalışan, üstleriyle yüz yüze görüşmelerde veya doğru bir şekilde oluşturulmamış geri bildirim süreçlerinden dolayı stresli hisseder. Duygularını ifade etmekten çekinirler, yeterince değer görmediklerini, değersiz ve küçük düşürülmüş hissetmektedirler. Var olmayan veya kötü kurulmuş bir geri bildirim sistemi, çalışanları organizasyonda huzursuz eder ve ortak hedeflere ulaşma isteğini azaltır. Yetkin ve bilge bir CEO, geri bildirimin iyi bir araç olduğunu anlamalıdır ve bununla:

  • Ekibin içindeki bir çalışanın davranışını düzeltebilme

  • Bir çalışanı belirli bir departmanda büyüme ve gelişmeye yönlendirme

  • Minnettarlığı ifade etme ve bir çalışanın önemini vurgulama

  • Çalışanları yeni başarılar için motive etme

  • Bir çalışanın yanlış davranışının nedenini belirleme

Şimdi gelin, düzgün bir geri bildirim sistemi kurmanızı sağlayacak bazı iç iletişim tekniklerine bakalım. Bunları takip ederek çalışanlarınızla kolayca iletişim kurabilirsiniz.

Kural N1: Hedeflerle kesin olun

Bir çalışanla toplantı yapmadan önce ne tür bir hedef peşinde olduğunuzu anlayın ve bunu bir kağıda yazın. Kendinize şöyle bir soru sorun: “Bu toplantıda ne elde etmek istiyorum?” Bu şekilde konuşmayı çok daha kolay hale getireceksiniz.

Kural N2: Görüşmeler için bir zaman ve yer ayarlayın

Bir çalışanla konuşurken yalnızca son olayları tartışmanız çok önemlidir. En iyi uygulama, bir çalışanla iletişime geçmek ve ona kısa süre önce yaşadığı bir olayı tartışmaktır. Çalışanın üç yıl önce işe geç geldiği zamanı gündeme getirmenin anlamı yok, eğer geçen hafta geç kalıyorduysa. Dünkü ya da birkaç gün önce bazı çalışanların bir projede sorunlar yaşadığını gördüğünüzde, bu sorunu tartışmak ve bazı tavsiyelerde bulunmak için vaktiniz gelmiştir.

Kural N3: Çalışanları tartışmalara dahil edin

Tüm çalışanlar, tüm şirketlerde gerekli, önemli ve duyulmak ister. Çalışanlarınıza düşüncelerini özgürce ifade etme fırsatı verin. Öncelikle, bu, görüşme sırasında alacağınız kararlar için çalışan bağımsızlığını ve sorumluluğunu teşvik etmenin iyi bir yoludur. İkinci olarak, personele görüşlerini ifade etme hakkı vermeyerek, kendiniz için yararlı bilgilerden mahrum kalabilirsiniz ve hatta kendinizi garip bir duruma düşürebilirsiniz. Ayrıca belirli bir çalışanın gerçek potansiyelini öğrenebilir, birkaç iyi fikir edinebilir ve yeni bir deneyim kazanabilirsiniz.

Kural N4: Kamu önünde öv, özelde eleştir

Bu çok önemli bir kural! Bunun böyle yapılmasının birçok sebebi vardır. Kamu önünde eleştiri, çalışanları küçük düşürür ve derinden demotive eder. Şirket başkanının, çalışanları alenen eleştirmesine ve alay etmesine izin vermesi durumunda düzgün bir iletişim mümkün olamaz. Anlayın ki, bunu bazı çalışanlara yaparsanız, diğer çalışanlara da yaparsınız, bu da sizi anında kötü bir duruma düşürür. Övgü, ister kamuya ister özelde olsun, samimi bir şekilde verilmelidir.

Kural N5: Olayları ve eylemleri tartışın

Herhangi bir koşulda kişisel tarafa geçmek ve insanlara etiket yapıştırmak kabul edilemez. Çalışanlarınızla hem özel hem de toplu olarak konuşurken yalnızca olayları ve eylemleri tartışın, çalışanları değil. İnsanları etiketlemek veya aşağılamak gerçekten kolaydır, ancak ekip iletişimini yeniden sağlamak aylar veya yıllar alabilir.

Çalışanlarınızla nasıl iletişim kurduğunuz ve hangi iletişim stilini kullandığınız tamamen size bağlıdır. Tavsiyelerimizi yok sayabilir ve çalışanlarla geri bildirim sistemini kuramayabilirsiniz, ancak bu durumda kariyeriniz çok kısa ömürlü olur. CEO olarak basit bir şeyi anlamalısınız: Hem siz hem de çalışanlarınız ortak hedefler ve görevler edinmeye ve ekip atmosferini olabilecek en hoş hale getirmeye odaklanmalısınız. Başarılar, değerli işverenler. Yeteneklerinizi geliştirmekten vazgeçmeyin ve her şeyi başaracaksınız!

Bu gönderiyi paylaş
Daria Olieshko

Kanıtlanmış uygulamaları arayanlar için oluşturulmuş bir kişisel blog.